İçindekiler
Günümüzde birçok şirket mutlu çalışanlara sahip olmanın hayali içerisindedir. Bu hayali gerçekleştirebilmek için de farklı yolların arayışına düşerler. Bu arayışlar sonucunda çalışan mutluluğunun ne denli önemli olduğunu kavrayan şirketlerin ellerinde sihirli bir değnek olsa çalışanlarının memnuniyetlerini ve motivasyonlarını artırmak için ne gerekiyorsa yapmak isterler. Çünkü artık büyük şirketlere baktığımızda liderler ve yöneticiler, başarı ve kâr için mutlu çalışanlara sahip olmanın gerekli olduğunun farkındalar.
Mutlu olan çalışan her zaman işine daha sıkı sıkı sarılır ve daha çok sahiplenir ve bu da o çalışanın işinde sağlayacağı verimlilikte artış meydana getirmektedir. Motive olmuş çalışan verilen görevi zamanında ve mutlulukla gerçekleştirir. Motivasyonu yüksek çalışan inisiyatif alır, ek sorumluluklar almaya heveslidir. Mutlu şekilde çalışan kişiyle sağladığı performans arasında mutlak bir ilişki olduğunu yapılan çalışmalar ve çıktılarla somut şekilde söyleyebiliriz. Ayrıca çalışanların mutluluğu direkt olarak müşteri mutluluğunun da belirleyicisi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Son 25 yıl içerisinde çalışanların düşünce yapısı ve şirketlerin performansı arasındaki bağlantıyı saptamak için dünyanın 82 ülkesinde, 24 farklı sektörde, 1 milyondan fazla çalışan ve yönetici ile birebir mülakatlar, yüz binlerce şirket üzerinde anket ve araştırmalar yapılmıştır. Araştırmalar kurumun gücünü çalışanlarının mutluluğundan ve bağlılığından aldığını, bunu sağlayan kurumların da üretkenlik, müşteri mutluluğu, kazanç ve çalışan bağlılığı konularında ciddi bir rekabet avantajına sahip olduklarını somut bir şekilde göstermektedir.
Yukarıdan aşağıya bilgiler ne kadar doğru, şeffaf, ilk ağızdan iletilirse kurum içerisinde kopukluk ve bağımsızlık da o denli azalma gösterecektir. Çalışanlar, çalıştıkları şirketin ve işin amaçlarını, politikalarını, stratejilerini, yetkilerini, sorumluluklarını ne kadar iyi bilirlerse o derecede başarılı olacaklardır. Hatta çalışanların birbirleriyle bütünleşmesi de etkin iletişim kanallarıyla çok daha kolay ve sürdürülebilirlik çerçevesinde sağlanacaktır. Bu nedenle çalışanlar özgürce, diledikleri zaman, istedikleri bilgilere ve paylaşımlara ulaşabilecekleri gibi birbirleriyle de kolaylıkla iletişime geçebilecekleri sistemler oluşturulmalıdır.
Şirket yöneticilerinin, çalışanlarını motive edip, onlara liderlik ettiğini hissettirmiş olması, onlarla şeffaf ve etkin bir iletişim kurarak birlikte hareket etmeleri çalışan performansında artış sağlarken kuruma bağlılıklarını da artıracaktır. Ayrıca çalışanların gelişimi, motivasyonu ve mutluluğu için çalışmalar yapıp onlara ilham veren, yenilikleri takip eden bir profil çizen liderler istedikleri sonuca daha çabuk ve sağlıklı yaklaşmaktadır.
Çalışanlar, yöneticiler ve departmanlar arasındaki paylaşım ve ilişkilerin iyi ve etkin bir noktada olması, çalışanların mutluluğu ve motivasyonu da artırmaktadır. Şirket içi etkinlik ve organizasyonlarla paylaşım kültürü oluşturulması çalışanları mutluluğa bir adım daha yaklaştırmaktadır.
Çalışanlar keyif alarak çalıştıkları, mutlu oldukları ortamlarda çalışmayı arzu eder ve böyle kurumlara kendilerini daha fazla ait hissederler.
Günümüzde insan kaynaklarının en büyük hedefinin mutlu ve kuruma bağlı çalışanlar yaratmak olduğunu söylemek mümkün. Dolayısıyla insan kaynakları departmanları tüm süreçlerini gözden geçirmeli ve çalışan odaklı politikaları hayata geçirmelidir. Kurumlar çalışanlarında değer yaratabilmek ve bu çerçevede amaçlarına ulaşmak istiyorsa öncelikle iyi kurgulanmış bir iç iletişim sistemine yatırım yapmalıdırlar.
Kurumsal Öneri Sistemi, çalışanlar ile yönetim arasında köprü görevi kurarak çalışanların şirket hakkındaki öneri, tavsiye ve fikirlerini ilgili kişilerle platform üzerinden paylaşmalarını sağlar. Şirket içi inovasyon kültürünün oluşturulmasına destek olur ve yeni fikirlerin ortaya çıkmasını sağlar. Öneri sistemleri aynı zamanda çsalışan fikir yönetimi süreçlerini kolaylaştırmaktadır.
Her kurum kendi kültürüyle vardır ve kendi kültürünün sürdürülebilir olması için Intranet sisteminin uygulanması büyük bir avantaj sağlamaktadır. Intranet, hem mevcut çalışanlar hem de kuruma yeni katılacak çalışanlarda paylaşımlar ve mutluluk üzerine inşa edilen kurum kültürüne çok daha kolay adapte olmalarına imkan tanımaktadır. Bu imkanın tanınması, kurumların insan odaklı bir yönetim anlayışına sahip olduğunu da çalışanlarına gösterebilme imkanı sunmaktadır.
Özetleyecek olursak; çalışan mutluluğunun başarılı ve sürdürülebilir bir şekilde ilerleyebilmesi için mutluluk, memnuniyet ve bağlılıkla beraber birçok opsiyonu için de barındırdığını söyleyebiliriz.
Kübra Taşcı